sürekli bilgi toplar ve bunları zihne gönderir. Zihnimiz bu gelen bilgiyi bizim dünyaya bakış açımıza göre ve hayattaki hedeflerimize göre kabul edilemz olarak iki kategoriye ayırır. Eğer biz bu dünyayı bir keyif alma aracı olarak görüyorsak ya da buna eğilimliysek zihnimiz duyularımıza zevk veren şeyleri kabul edecek ve zevk karşıtı herşeyi reddecektir.
Fakat bu maddi dünya sonsuz, bizim kontrol edemeyeceğimiz, tahmin edilemez hoşluk ve hoşnutsuzluk ortamlar karışımıdır. Geçici zevklere olan arzumuzun temelinde kararları zihnimize bıraktığımızda mutluluğumuzun hiç garantisi yoktur. Maddeyle çevrelenmiş bir zihin bizi kalıcı mutluluğa götüremez. Bunun için zihinlerimizi daha yüksek bir dünya görüşü temelinde kararlar verebilmesi için eğitmeliyiz.Yaptığımız her şey ve sonuçta başımıza gelen her şey hafıza suretinde zihnimizde depolanmaktadır. Zihnimizdeki izlenimler dünyaya bakış açımızı ve tavırlarımız etkiler. Bizim tavrımız zihnimizdeki daha ileri izlenimlerin sonuçlarıdır. Bu etki ve tepki döngüsü ya da karma Tanrı'nın temsilcileri ve kutsal metinler gibi zihnimizin maddi bildirimlerinden daha yüksek otoriteleri takip etmeye başlayana kadar devam eder.
Bhagavad Gita'da Krişna'nın açıkladığı yoga sistemi özellikle Yüce Kişiye medite olarak ve zihnimize daha üstün bir bakış açısı vererek hayatımızı huzurlu hale getirmek için bir araçtır. Kutsal metinler Kirşna Bilincinin tüm mental aktivitelerin mükemmeliyeti olduğunu söyler. Zihin bu şekilde kontrol edildiğinde bizim en yakın arkadaşımız olabilir ve bizi hakiki mutluluğa götürür. O zaman biz bu dünyadaki acı ve zekin geçici gel-gitlerinden etkiklenmeyiz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder